Nasıldı biliyo musun?
böyle oturduk, çok da güzel böyle ortamımız var.
bi arkadaş dedi ki, geldi dedi ki, “çok güzel keyfimiz var“
aeeğg tam kapı çaldıı.
Nişantaşındayız biliyo musun? böyle çok da böyle göbek bi yerdeyiz. evdeyiz, şekiliz böyle. heığ tabii.
ondan sonra kapının birisi çaldı.
grand tuvalet böyle, böyle beyefendi gayet.
biz şimdi şeyiz ya biraz paçozuz falan.
herkes böyle ayağa kalktı.
ben de misafirim ehueuğuu...
herkes böyle tabi eyvallah dedik. önümüzü kapattık falan.
adam kalktı, geldi. oturdu.
şeylerimizi içtik. bi daha içtik.
adam bize dedi ki “ya“ dedi, “bunlari mi içiyosunuz?“ dedi ya.
aynen bak.
“siz bunları mı içiyosunuz?“ dedi.
“ben“ dedi “bekleyin“ dedi. “atın bunları“ dedi ya. “gerek yok“ dedi. biliyon mu? “gerek yok gerek yok“ dedi.
“ben“ dedi “biraz sonra size gelicem“ dedi.
biz de kafamız da güzel. nası güzel.
o kadar güzel ki,
o kadar güzel ki,
nasıl böyle.
adam çıktı gitti.
biz de bekliyoruz ki adam nasıl gelcek?
ama bizim kafamız nasıl güzel biliyo musun? o biçim o